Serdar Nâzım Yüce | Toplumsal

Milli Eğitim Bakanlığı‘na bağlı okullarda gerici etkinlikler hız kesmeden devam ediyor. Gerici gruplar ellerini kollarını sallayarak okullara giriyor ve istediklerini zorbalıkla gerçekleştiriyorlar.

Bunun örneği bugün İstanbul‘da yaşandı…

İstanbul B​ağcılar Mehmet Akif Ersoy İlkokulu’na giden İnsani Yardım Vakfı (İHH) isimli gerici vakıf, Cumhuriyet düşmanı bir etkinlik düzenledi. Okulda istedikleri sınıfa giren gericiler çocukların fotoğraflarını ve videolarını çekmeye başladı. Çocukların görüntülerini kaydetmek, bırakın bu gericileri, çocukların öğretmenlerine bile yasak.

ÇOCUKLAR PROPAGANDA MALZEMESİ

Okuldaki birinci sınıflara giren gericiler, tepkiler üzerine “İstanbul Valiliği’nden iznimiz var” dedi. Oysa hiçbir dernek veya vakfın sınıflara girip etkinlik düzenleme hakkı yok, hele de gericilerin sınıflarda Cumhuriyet düşmanı propaganda yapıp bir de bunda çocukları reklam malzemesi yapmasının hiçbir izahı yok. Bu tür gruplar, okullarda ancak belirtilen bölümde tanıtım amaçlı ‘tezgah’ açabilirler… Kaldı ki, yönetmelik, okul yönetiminin bile dersliklere girmesini sınırlıyor. Yönetmeliğe göre, okul müdürü sadece denetleme amaçlı olarak yılda iki kere, bakanlık müfettişinin denetleme yaptığı okulda ise sınıfa yılda bir kere girebilir.

Gericilerin okullara sızmasının bu seferki aracı ‘Bedi Besmele‘ töreni. Diğer adı da ‘Amin Alayı’ olan bu tören, Osmanlı’daki şeriat okullarında, okula yeni başlayanlar için düzenlenen bir tören. Şeri eğitime ve şeriat düzenine itaatin bir çeşit göstergesi kabul ediliyor. Etkinliğin tarihi arkaplanı, düzenleniş amacı ve içeriği; her biri ayrı skandal…

BU SKANDALA İZİN VERECEK MİSİNİZ?
Kamuoyu skandala da izin verirse, öğrenciler akşam eve şeriat yemini etmiş olarak dönecekler.

Eğitim-İş Sendikası, okullara sızmaya çalışan her gerici uygulama gibi bu uygulamanın da peşinde. Eğitim-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, üyelerine gerekli bilgilendirmeyi yaptıklarını, Atatürk’ün kurduğu çağdaş Türkiye’nin öğremtenlerinin gerici faaliyetlere izin vermeyeceklerini belirterek, suç işleyen idarecilerin hukuk önünde hesap vereceklerini belirtti.

BAKANLIĞIN HAMLESİ BİLİNÇLİ
Milli Eğitim Bakanlığı ile yapılan protokoller sayesinde gerici grupların eğiitm alanlarını delik deşik ettiğini belirten Yıldırım, bu sözleşmelerin kontrolsüzce imzalandığını vurguluyor.

“Değerler Eğitimi” adı altında okullara sızan gericilerin kontrolsüz kaldığını söyleyen Genel Başkan, bakanlığın bu kontrolsüzlükten ‘faydalandığını’ söylüyor. Çünkü Orhan Yıldırım’a göre, bu bakanlık, bu kontrolsüzlüğü bilinçli olarak yaratıyor. “Bakanlık bu protokollerle bilinçli olarak belirsizlik yaratıyor” diyen Yıldırım “Bu vakıflarla imzaladığı sözleşmeler muğlak. Bu sözleşmeler değerler eğitimi adı altında yapılan genel sözleşmeler. Detaylar, eğitimin nasıl, nerede, ne zaman uygulanacağı il ve ilçe Milli Eğitim müdürlükleri tarafından belirleniyor. Bu il ve ilçelerse vakıflardan korkuyor. İl ve ilçe Milli Eğitim’ler bunlardan çekinirken bir okul müdürünün gerici uygulamaya karşı gelmesi beklenir mi?” ifadelerini kullanıyor.

SUÇ OKUL MÜDÜRLERİNE KALACAK
Eğitim-İş olarak, okullardaki gerici uygulamaları ve bu gerici grupların saldırı şekillerini rapor haline getirip Milli Eğitim’e sunduklarını belirten Yıldırım, “Vakıflarla yapılan anlaşmalarda ciddi sıkıntılar var. Okullara zamansız girdiklerini, sınıflara izinsiz girildiğini, tüm kuralların tek tek çiğnendiğini raporladık. Bakanlıksa, ‘biz böyle yetkiler vermedik, sadece salonlara izin verdik’ diyor. Böyle bir durumda suçu, yukarıdan aşağıya doğru atacaklar, suç en son okul müdürlerine kalacak” şeklinde konuşuyor.

Eğitim-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, “Sendika üyelerimize bu tür girişimlere izin vermemelerini, zorbalık durumunda okul müdüründen yazılı talimat istemelerini söyledik. Müdürler verebiliyorlarsa versinler. Çünkü suç işliyorlar, bu kanıtlanmış olacak suçları” ifadelerini kullanıyor.

İlkokulda yapılan ‘şeriat yemini’nde yeni gelişme

Dün gündeme getirmiş, “Bir cumhuriyet okuluna gönderdiğiniz çocuğunuz, şeriat yemini etmiş olarak akşam eve gelebilir, farkında mısınız?” diye sormuştuk… İstanbul Bağcılar‘da Mehmet Akif Ersoy İlkokulu’na giden ve İnsani Yardım Vakfı (İHH) adına geldiklerini söyleyen bir grup, sınıflara baskın yapar gibi girmiş, birinci sınıf öğrencilerinin fotoğraf ve videolarını çekmiş ve dahası öğrencilere şeriat yemini ettirmeye kalkmıştı.

Dünkü haberimizde tüm bunları sıralamış, bu uygulamanın tüm bölümleriyle neden yasak olduğunu da yönetmeliğe dayanarak madde madde sıralamıştık.

Haberde görüşüne başvurduğumuz Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Orhan Yıldırım, dikkat çeken ifadeler kullanmış, “Böyle bir durumda suçu, yukarıdan aşağıya doğru atacaklar, suç en son okul müdürlerine kalacak” demişti.

Tesadüf mü bilinmez, bugün tam da bu yönde bir gelişme yaşandı. Kamuoyunu ayağa kaldıran haber neticesinde İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Toplumsal’a verdiği bilgide okul yönetimine soruşturmaaçıldığını belirtti.

Jet hızıyla yasal süreç başlatıldığını belirten İlçe Milli Eğitim, olaydan haberimiz sayesinde haberdar olduklarını, kaldı ki haberleri olduğu durumda böyle bir uygulamaya izin vermelerinin söz konusu olmayacağının altını çizdi.

Buraya kadar böyle…

Aynı kurum, yaptığı bilgilendirmede İHH isimli gerici vakıfın da olayla ilgili hiçbir bilgisi olmadığını açıkladı.

Şimdi bir soru daha doğdu…

Okullar, öğrenciler kime emanet?

İstanbul’un orta yerinde bir okula, baskın yapar gibi giren bir grup gerici, daha 6-7 yaşlarındaki çocuklara şeriat yemini ettiriyor, görüntülerini kaydederek onları istismar ediyor. Ne olayda adı geçen gerici vakfın haberi var bundan, ne de okuldan sorumlu olan Bağcılar İlçe Milli Eğitim’in!

İlçe Milli Eğitim, olayı çok yönlü araştırdıklarını açıklamıştı. Toplumsal da bu ve bunun gibi tüm gerici faaliyetlerin ‘çok yönlü’ takipçisi olacak.

Serdar Nâzım Yüce | Toplumsal